Monday, October 30, 2017

Yerde bırakılan cenaze, teslim edilmeyen cenaze, gömülemeyen cenaze!

Yerde bırakılan cenaze, teslim edilmeyen cenaze, gömülemeyen cenaze!


Aysel Tuğluk’un annesi Hanım Tuğluk’un cenazesine yapılan çirkin saldırıya karşı toplumda önemli bir tepki oluştu. Bu umut verici. Ancak cenazelere saldırı bu topraklarda ilk defa olmuyor.  Geçmişte Ermeni, Süryani ve daha birçok azınlık mensubu insanlara ait cenazelere yapılan saldırıları biliyoruz. Takılar, altın dişler için mezardan çıkarılan ölüleri birçoğumuz duymuşuzdur.
Kürt illerinde ise uzun süredir, mezarlık ve cenazelere saldırılar devam ediyor. Bölgede kırsal alanlarda bulunan PKK’lilere ait mezarlıklar son 2 yıldır birçok kez tahrip edildi. Son 2 yıldır devam eden bu kuralsız savaş, Kürdün sadece dirisi değil, ölüsünü de etkiliyor. Aylarca yerde kalan cenazeler, bozulmasın diye buzluğa konulan cenazeler, uzuvları kesik gelen cenazeler…

Bu çağda bu vahşet inanılır gibi değil!

Birkaç gün önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan Arakanlı sığınmacıların Bangladeş'teki Kutupalong Kampı'nı ziyaret etti. Gazetelerde Emine Erdoğan’ın ziyaretin ardından yaptığı açıklamada  "Bu çağda bu vahşet inanılır gibi değil" dediğini okuyorum.
Hakikaten bu çağda bu vahşet inanılır gibi değil!
Arakanlı Müslümanlara yapılanlar korkunç ve insanım diyen herkesin bu vahşete karşı çıkması gerekiyor.
Ancak bu vahşet bana çok daha yakınımızdaki başka vahşetleri hatırlatıyor.

Çözüm değil “Çözümsüzlük Süreci”

Geçtiğimiz ay gazeteci Amed Dicle’nin 2005-2015 Türkiye-PKK görüşmelerine ilişkin kitabı Mezopotamya Yayınları tarafından yayınlandı. Kitap bu 10 yıl içerisinde Türkiye devleti ve PKK arasında yapılan görüşmeleri belgeleriyle birlikte anlatıyor. 2008-2011 yılları arasında devam eden Oslo görüşmelerinin mutabakat metinlerini de bu kitapla ilk defa okuma şansı elde ediyoruz.
Bu 10 yıl boyunca, perde arkasında PKK ile görüşülür ve PKK yönetimi çeşitli aracılar aracılığıyla ateşkese ikna edilmeye çalışılırken, perdenin görünen yüzünde ise PKK tarafından yapılan ateşkeslere her seferinde devletin saldırı ya da tutuklamalarla cevap verdiğini görüyoruz.

Hedef sıfır kaza, gerçekleşen katliam

Türkiye’de son yılların en ağır işçi katliamı yaşanıyor. İşçiler her gün farklı şekillerde ölüyorlar.
Bundan 3 ay önce Çalışma Bakanlığı “Hedef Sıfır Kaza” kampanyasını başlattı. Kampanyanın 3 aylık sonuçlarına bakalım:

Friday, October 20, 2017

Osman Kavala, one good man

Osman Kavala, one good man

When I woke up this morning, I learned that Osman Kavala, a leading civil society leader and a prominent businessman, had been detained. You already know a lot about him, I would like to tell you some things that you may not know.

I met Osman Kavala 16 years ago during my work in civil society. Osman Kavala was  supporting the women’s rights work that I was very active in.  Throughout the years, I took part in many cultural activities and projects that were organized by him. For many years, I have witnessed his efforts to bring people from different views to the same table from Kars to Muş, Diyarbakır, Antep, Antakya, Mardin, Erivan, Mid Anatolia, Çanakkale, Bursa… He not only invested in culture and art facilities but also in activities supporting children’s rights, poverty, development, the rights of LGBT’s, the peaceful solution of Kurdish and Armenian issues, democracy, freedom and establishment of justice… He has done a lot for this country. Osman Kavala founded Anadolu Culture which has supported local artists all over Anatolia and has contributed to the revival of local cultures and established cultural bridges between different cities, cultures, societies, languages… For many years, they have supported children’s activities, organized art workshops for the children affected by war and supported the establishment of cinema clubs in universities.